LirarieAE

29 Ekim Cumhuriyet Bayramımız Kutlu Olsun 🇹🇷

1 month ago | [YT] | 442



@Male_4

Edit bekleriz

1 month ago | 5  

@Hyrex.135

Herkesin Cumhuriyet Bayramı kutlu olsun🎉

1 month ago | 4  

@alnazeditss

Kutlu olsun🤍

1 month ago | 3  

@quentn3106

Eyvallah abi, hepimizin

1 month ago | 3  

@Ebo..paratorr

Abi eyvallah kutlu olsun da bugün 28 Ekim

1 month ago | 3  

@Epados

Hepimizin abi yaşasın cumhuriyet

1 month ago | 3  

@AmalyaTagiyeva-r7l

AZERBAYCAN’dan GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK’ü SAYGI VE SEVGİYLE ANIYORUM. ALLAH RAHMET EYLESİN🙏🙏🙏🇦🇿🇦🇿🇦

1 month ago | 0

@KorayKürşadAkgül

Yaşasın Cumhuriyet!🇹🇷🇹

1 month ago | 3  

@SunPhoenix3721

Sevgili arkadaşlarım bugün sizinle önemli bir konuya değinmek istiyorum. Eğer vaktiniz varsa lütfen 5 dakikanızı buraya ayırınız. Ülkenin %52'lik kısmı düşünmüyor. Hakaret etmek istemediğim için bunu dedim ki bence bunu birisine söylemek bile hakaret sayilabilir. Eski dönemlerde zaman zaman kitap okumak yasaklanmıştır. Bunun tek bir nedeni vardır, insanları istenilen şekilde yönetmek. Çünkü okumayan insan sorgulama, farkı açılardan bakamaz, hayal gücünü geliştiremez veya daha iyisinin olabileceğini düşünemez bile. Bizim halkımız inatla okumayı reddediyor ki okusa bile yalan yanlış olanları okuyor. Çoğunluk zaten mülteci resmen. Ondan da zaten ne hayır gelir ki? Önüne gelen Atatürk'e sallıyor, hakaret ediyor. Amma velakin aynaya bakıp önce kendine sonra ise salladığı adama bakmıyor. Kendisinin onun tırnak kiri olamayacağını bile bile Başkomutan Recep Tayyip Erdoğan diye gezenler tarih bilgisi net sıfır. At bile onu istemedi de tepesinden attı. Bizim halk, bir köpeğe kuru ekmek verirsinde sonra o kişinin peşinden koşan ve hiç ayrılmayan sorgulamayan köpekler gibi. Düşünmüyorlar. Evet. Düşünmüyorlar. Bunları rahatça dile getirip Atatürk'e istersem hakaret edebilme özgürlüğüm var diyor lakin bu hakkı kim verdi acaba? Bir düşünse keşke. Beyinleri öyle feci halde yıkanmış ki bu gençler üzerinde bir kaygı sebebi oluyor, bunu kendimden biliyorum. Doğru kaynaktan tarih öğrenmek çok önemli olduğunu düşünmekteyim. Birde "Ataput" diyen yüzdelik kısıma gelelim. Arkadaşlar biz onun heykellerini yaptık çünkü bu ülke için çok şey yaptı. Bir çok emeği var ve bizde saygı amaçlı ve onu unutmamak için heykellerini yaptık. Dünyanın her yerinde Atatürk heykeli görebilirsiniz. Yani anlayacağınız üzere biz ona tapmıyoruz. Elhamdülillah dinimiz İslam ve ümmetimiz Hz. Muhammed sav. idir. Atatürk dinsiz idi ve içki içiyor konusuna da değinmek istiyorum. Evet Atatürk içki içiyordu bu doğru, ancak bunu yapmasının sebebi kafasındaki düşünceleri susturamıyor olmasıdır. Bunu kendisi zaten dile getirmiştir. Dinsiz olma konusuna gelecek olursak, Atatürk'e tam olarak dinsiz diyemeyiz. Bunu da izninizle hemen açıklayayım. • ​"Türk milleti daha dindar olmalıdır, yani bütün sadeliği ile dindar olmalıdır demek istiyorum. Dinime, bizzat hakikate nasıl inanıyorsam, buna da öyle inanıyorum. Bilince aykırı, ilerlemeye mâni hiçbir şey içermiyor." ​• "Bizim dinimiz, akla en uygun ve en doğal bir dindir. Ve ancak bu nedenledir ki son din olmuştur... Hangi şey ki akla, mantığa, milletin yararına, İslâmın yararına uygunsa kimseye sormayın; o şey dinîdir." ​• "Din lüzumlu bir müessesedir. Dinsiz milletlerin devamına imkân yoktur. Yalnız şurası var ki din, Allah ile kul arasındaki bağlılıktır." Diye sözleri vardır. Bu sözler, onun dinin varlığını ve gerekliliğini kabul ettiğini ve İslam'ı akla uygun, ilerici bir din olarak gördüğünü gösterir. Atatürk'ün dinsiz olduğu yönündeki algının temel sebebi, kurduğu laiklik ilkesidir. Ancak Atatürk'e göre laiklik dinsizlik değil, din ve devlet işlerinin ayrılmasıdır: • ​"Laiklik asla dinsizlik olmadığı gibi, sahte dindarlık ve büyücülükle mücadele kapısını açtığı için, gerçek dindarlığın gelişmesi imkanını temin etmiştir." • ​"Din bir vicdan meselesidir. Herkes vicdanının emrine uymakta serbesttir. Biz dine saygı gösteririz. Biz sadece din işlerini, millet ve devlet işleriyle karıştırmamaya çalışıyoruz..." ​Atatürk, dinin siyaset aracı olarak kullanılmasını, hurafeleri ve bağnazlığı reddetmiş; bireysel inanç ve ibadet özgürlüğünü devlet güvencesi altına almıştır. Dinsiz olduğu iddia edilen bir liderin yapmayacağı şekilde, Atatürk, halkın dini daha doğru anlaması için önemli adımlar atmıştır: ​Kur'an-ı Kerim'in ve Hadislerin Türkçeye çevrilmesi ve basılarak dağıtılması talimatını vermiştir (Elmalılı Hamdi Yazır'a Kur'an tefsiri, Kamil Miras'a Sahih-i Buhari tercümesi yaptırılması gibi). ​Hutbelerin Türkçeleştirilmesi projesini başlatmıştır. ​Camiilerin din görevlisi ihtiyacını karşılamak üzere İmam-Hatip Okulları'nın açılmasına öncülük etmiştir. Sonuç olarak ​Mustafa Kemal Atatürk'ün kendi ifadeleri, eylemleri ve kurduğu laiklik ilkesinin temel felsefesi dikkate alındığında, kendisinin dinsiz (ateist) olduğu söylenemez. ​O, dinin gerekliliğine inanan ancak dinin, akıl ve bilimle bağdaşması gerektiğini savunan bir liderdir. ​Karşı çıktığı nokta, dinin siyaset, cehalet, hurafe ve istismar aracı haline getirilmesidir. Yani devlet işlerinde dinin oyuncak haline getirilmesine komple karşı çıktığını anlayabiliriz. Size bir şeyler çağrıştırdı mı? Çok tanıdık değil mi? Evet. Günümüz hükümeti. Biliyorsunuzdur ki Atatürk çocukluk dışındaki tüm hayatını vatanı için harcamış bir kişidir. Gençliğini, TÜM HAYATINI vatanı uğruna FEDA etmiştir. Sırf gelecek nesiller için. Yani max 3 Iq birisinin gelip ona hakaret etmesi için değil. Ayrıca hükümet ve diğer malum şahıslar bilmelidir ki, güneş gibi doğan bir adamı karanlık sözlerle silemezsiniz. Unutmayın ki 1283 aramızdadır. Fiziksel olmasada, bir adam ölür, fikirler yaşar. Ve bu fikri unutturamazsınız. Sizden tek bir isteğim gençliğe hitabeyi unutmayın. Çünkü bir çok sözü günümüz ile alakalıdır. Bilirsiniz, Atatürk ileri görüşlü bir adamdır. Tam 17 Aralık 1927'de Mustafa Kemal Atatürk Mecliste şunu diyor: "Efendiler, biz tekke ve zaviyeleri din düşmanı olduğumuz için değil; bilakis, bu tip yapılar din ve devlet düşmanı olduğu, Selçuklu ve Osmanlı'yı bu yüzden batırdığı için yasakladık. Çok değil, yüz yıla kalmadan, eğer bu sözlerime dikkat etmezseniz göreceksiniz ki bazı kişiler bazı cemaatlerle bir araya gelerek bizlerin din düşmanı olduğunu öne sürecek, sizlerin oyunu alarak başa geçecek ama sıra devleti bölüşmeye geldiğinde birbirine düşeceklerdir. Ayrıca, unutmayın ki o gün geldiğinde her bir taraf diğerini dinsizlikle suçlamaktan geri kalmayacaktır." Gördünüz mü? Çok şey anlatıyor bu cümleler. Çok şey! "Ey Türk gençliği! Birinci vazifen; Türk istiklalini, Türk cumhuriyetini, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir. Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek dâhilî ve haricî bedhahların olacaktır. Bir gün, istiklal ve cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şeraitini düşünmeyeceksin. Bu imkân ve şerait, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklal ve cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zapt edilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere, memleketin dâhilinde iktidara sahip olanlar, gaflet ve dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri, şahsi menfaatlerini müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakruzaruret içinde harap ve bitap düşmüş olabilir. Ey Türk istikbalinin evladı! İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi vazifen, Türk istiklal ve cumhuriyetini kurtarmaktır. Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur." Zamanızı bu yazıyı okumak için ayıran herkese minnetle teşekkür ediyorum, var olun, sağ olun.

1 month ago | 1

@YigitKaplan-kx4nt

Yigit

1 month ago | 0