Invidious

Bazen bir insanı bu kadar derinden hissedebilmek, içimde bir boşluk oluşturuyor. O boşluk, seni düşünmekle doluyor. Bir yere ait olmak gibi, ama bir yere varamamak.. İçimde kaybolan her şey, seni arıyor. Bir duygunun peşinden gitmek gibi ama o duyguyu tarif edememek. Dönüp durduğumda, seni görüyorum. Her şeyin içinde, her an. Sana doğru ilerlerken, içimde bir boşluk yok. O boşluk seninle doluyor. Ama hep de bir şeyler eksik kalıyor. O eksik parça belki de biziz; birbirimizi bulamadan önce kaybolduğumuz o nokta. Ama belki de kaybolmak, bir araya gelmenin en derin yolu. Seninle, kaybolarak bulmak istiyorum. İçimde hep seni bir adım daha yaklaşırken hissediyorum. Bir adım daha attıkça, daha yakınlaşıyoruz. Ve ben her an bir adım daha atarken, seni daha çok anlıyorum. Her gün seni daha derinden hissediyorum, bir yandan da seni daha çok seviyorum.